Zikir ne için çekilir?
Her türlü ibadetle birlikte zikir, Allah’ın rızasını kazanmak için çekilir. Allahu teala buyurdu ki mealen:
-“ Ey iman edenler Allah’ı çokça zikrediniz.”
(Ahzab-41)
İlahi rızayı kazanmak için yapılacak olan zikri elde etmek, gönül aynasını kirleten masivadan kurtulmakla mümkündür. Aksi halde yapılan zikirler avamın zikri olur ki, sadece sevap kazanılır ama imanın yakîn nurunu artırmaz ve yakîn imana asla ulaşılamaz.
Gönül aynası iki yüzlü bir aynadır. Bir yüzü dünyaya, öbür yüzü melekût âlemine bakar. Gönül aynası dünyaya bakan yüzü ile dünyalık işleri algılar, melekût âlemine bakan yüzü ile de kalbe akan İlahi nurları ve melekût âleminin güzelliklerini seyrederek imanın manevi yakînlığı elde edilir.
Ruh, melekût âleminden gelen İlahi nurların feyzi ile beslenemezse, imanı yok etmeye çalışan şeytanlar ve nefs-i emmarenin esaretinden asla kurtulamaz. Şeytan ve nefsin esaretinden kutulamayan ruh ise sürekli şeytana itaat eder ve günahların birinden kurtulur öbürüne düşer. Ruhun bu esaretten kurtulabilmesi için, gönül gözünü perdeleyen mâsivâdan kurtulması gerekir. Gönül gözünün temizlenmesi için Allah’ın ismi tüm samimiyetle kalben tekrar tekrar söylenmesi gerekir. Buna bazı tarikatlerde dil de iştirak eder. Ta ki, maksat olan İlahi rızanın kalbe ve ruha tecellisi zuhur edene kadar bu işlem sürer. Ondan sonra kalbin kendisi hiç bir zorlanmaya gerek kalmadan Allah’ı zikretmeye başlar. Bu hal vefat edene dek eksilmeden artarak devam eder.
–” Sana yakin gelinceye kadar Rabbine kulluğa devam et” (Hicr-99) ayetinin manası böylece zuhur eder.
Rasul-i Ekrem’in (sallallahu aleyhi vesellem) :
“İki günü eşit geçen aldanmıştır” hadisi şerifinin manası da daha iyi anlaşılmış olur.
Allah lafzı ile yapılan zikir 99 esma ile yapılan zikre bedeldir. Çünkü O Zatın ismidir.
BİR KISSA:
Hızır (aleyhisselam) bir gün Allah’ı zikretmekle meşgul iken yanına ölüm meleği Azrail (a.s.) onun ruhunu kabz etmeye gelir.
Bunun üzerine Hz. Hızır ağlamaya ve çırpınmaya başlar. Bir ALLAH dostunun ölüm karşısında gayet metin ve soğukkanlı
olmasını bekleyen Azrail (a.s);
– ”Bu ne telaş, bu ne telaş ey Hızır? Ne kadar yufka yürekliymişsin, ne bu gözyaşları, ölümden mi, yoksa dünyadan ayrılacağından mı korkuyorsun?” diye sorunca Hızır ( a.s)
– ‘Hayır’ der. Tek korkum, öldüğümde Allah’ı biraz daha fazla zikir etmekten uzak kalışımdır. Çünkü ardımdan insanlar
Allah’ı anarlarken, bol bol ibadet ve taatte
bulunurlarken, ben bu eşsiz zevkten mahrum kalacağım.
Halbuki ben kıyamete kadar Allah’ı anmayı ve Ona gece
gündüz ibadet etmeyi diliyorum.”
Bunun üzerine yüce ALLAH(c.c) Azrail’e (a.s):
– “Ey Azrail, Hızır’ın ruhunu alma. Bırak yaşasın.. Çünkü o yaşamayı kendisi için değil, benim için, beni daha çok anmak için istiyor. Bırak da kıyamete kadar yeryüzünde beni ansın, bana yalvarıp yakarsın” diye emir eder.
İste o yüzdendir ki; Hızır (a.s) yeryüzünde kıyamete kadar hayatı sürecek olan tek insandır ve devamlı olarak Allah’ı anmakla meşguldür.
Yüce ALLAH cümlemizi, yüce adını yüreğinden ve dilinden
düşürmeyen gerçek müminlerden eylesin… Amin.
Selamun aleykum tarikat dersi alana kadar sünnette tavsiye edilen zikirleri vird edinsek şuzun zikirleri buldum .
100 istiğfar
100 salavat
100 Tevhid
100 subhanallahi velhamdulillahi vela ilahe illallahu vallahu ekber
100 la havle Vela guvvete illa billahil aliyyil azim
100 subhanallahi ve bi hamdihi subhanallahil azim estağfirullah ve etübu ileyh ( bu zikir güneş doğmadan ve güneş batmadan ikindiden sonra sabah akşam 100 kere söyleniyor. )
100 ihlas suresi
1000 Allah zikri.
Günlük kurandan en az beş sayfa okumak diye tavsiye ediliyor.
Kaza namazi olanlar bir günde en az bir günlük namaz kazası yapmalı. Beş gunluk kılinması çok güzel olur.
Ve israkı namazı. Kusluk namazı. Evvabin ve teveccüh namazına kesintisiz devam etmeli. Bunları sırf Allahutealanin rızası için yapılmalı başka hiç bir amaç olmamalı. Anlamları düşünülmeli. Tarikat dersi alana kadar bu zikirleri vird yapmanızı tavsiye ederim. Bu zikirler sünnetten , Allahuteala nin dostlarının tavsiyeleri ve bende birkaç tavsiyem bulunuyor araştırmalarımdan bulduklarim
Allah kabul etsin bunları günlük yaparsanız sevap kazanırsınız.
Hocam bakın bu şekilde kafamıza göre esmalar çekemeyiz bir mürşide bağlanıp ders alınması gerekir bu işler çok tehlikelidir her esmanın farklı özellikleri vardır Allah’tan gelen nuru enerjiyi herkes aynı şekilde karşılayamaz insanlara 1000 tane Allah zikri çek diyemeyiz Allah korusun mezcupluk oluşur cinler şeytanlar musallat olur.
Sanırım bu sözünüz Muhsin hocayadır. Öyle de olsa zikir çekmek için bir mürşide bağlanmak şart değildir. Ama gerçek bir mürşid bulunur da onun talimatı ile zikir çekilirse daha evla olur. Ama bulamayınca zikirsiz kalma da doğru değildir.
Cin şeytanları mürşidi olanların bazılarına sıkıntı vermektedir. Ama bu herkes için geçerli değil. Ona biraz da kişilik yapısı sebeptir.
bana yardımcı olurmusunuz. vucudumda yılanlar gezıyo hıssedıyorum goremıyorum. ıbadet ve zıkırde karnımdan kum cıkıyo bu yılanları ölduyoyo parcalıyo. gun ıcınde yıne gelıyo. vesvesemi bunla gunahlarımmı nedır.
bana yardımcı olurmusunuz. vucudumda yılanlar gezıyo hıssedıyorum goremıyorum. ıbadet ve zıkırde karnımdan kum cıkıyo bu yılanları ölduyoyo parcalıyo. gun ıcınde yıne gelıyo. vesvesemi bunlar gunahlarımmı nedır. tevbe ettim bu arada .
bana yardımcı olurmusunuz. vucudumda yılanlar gezıyo hıssedıyorum goremıyorum. ıbadet ve zıkırde karnımdan kum cıkıyo bu yılanları ölduyoyo parcalıyo. gun ıcınde yıne gelıyo. vesvesemi bunlar gunahlarımmı nedır. deli deılım namazımı ıbatedımı yapmaya çalısan aciz bır kulum..
Onlar vesvesedir. Siz hemen bir psikiyatr uzmanına muayene olunuz.
Selamun aleyküm,
Peygamberimizin s.a.v. günlük okuduğu ve tavsiye ettiği tesbihler nelerdir, eğer daha önce yazıldıysa o sayfanın linkini atabilir misiniz?
İnternete Peygamberimizin duaları diye yazarsanız çıkar.
Açıkcası artık internetteki her şeye güvenemiyorum, Tabii’nden bir evliyanın ismini kendi uydurdukları zikir için istismar ettiklerini gördüm, hem de sakıncalı… O yüzden buraya güveniyorum, Allah’ım yolundan ayırmasın. Ama yine de kaynaklı bi yer buldum, teşekkür ederim.
“(Allahümme erinel hakka hakkan verzuknâ ittibâ’ahü ve erinel bâtıla bâtılan verzuknâ ictinâbehü bi-hurmeti Seyyidil-beşer. Aleyhi ve alâ âlihi ve eshâbihi minessalevâti efdalühâ ve minetteslîmâti ekmelühâ.) Yani, (Ya Rabbi! Doğruyu bize doğru olarak göster ve ona uymayı bize nasip et ve yanlış, bozuk olan şeylerin yanlış olduklarını bize göster ve onlardan sakınmamızı nasip et!” İmam-ı Rabbani hazretlerinin, 272. mektubu
Âmîn, yâ Muîn bi hürmeti seyyidil mürselîn.
Arayan kardeş bende denk geldim o siteye
Merhabalar,
yazılarınızı heyecan ile okumaktayım. Öncelikle Allah razı olsun böyle güzel bilgileri paylaştığınız için, gelelim asıl soruma.
Melekut alemi diğer bir boyut (dünya) olduğu konusunda kuşkusuz eminim.
Eski Türkler Şamanizm’e inanmaktaydılar. Bir takım bitkiler, kam davulunun düşük frekanstaki titreşimleri sayesinde erk hayvanları dedikleri yardımcı ruhlar ile bu boyutu keşfetmekteydiler. Arketipler Negatif varlıklardan da bahsedilmekte. Sanırım eski Türklerin İslam dinini bu denli hızlı ve benzer olduğu için kabul etmelerine şaşmamalı. Şamanizmi hakkında derin araştırmalarım var, yıllardır sorgulayan ve arayan bir insanım ve beni buraya kadar getirdi.
Merak ettiğim konu şu ki, bir takım bitki özütleri bedendeki Dimethyltriptamine miktarını arttırarak diğer alem ile bağlantıya geçmeyi sağlamakta. İslamiyette her konunun bilimsel bir açıklaması olduğuna şüphesiz ki eminim.
Merak etmiş olduğum konu şu; Zikir çeker iken Pineal bezinin DMT salınımını hızlandırdığı bu sayede diğer boyuta geçiş yapıldığını düşünmekteyim bu konuda görüşünüz nedir ?
Beni bu düşünceye iten şu oldu; Ramazan aylarında tutmuş olduğumuz orucun temel amacının kandaki Melatonin miktarını arttırmak olduğunu düşünüyorum çünkü; Melatonin yalnızca beden karanlıkta kaldığı vakit melatonin salgılamakta ve sabah ilk yiyecek yada içecek ile düşmekte fakat, gün ışığı gidene kadar bedene hiçbir gıda maddesi almadığımız süre zarfında melatonin seviyesi korunmakta olup, güneş battığı vakit yendiğinde her geçen gün katlanarak melatonin miktarı zirve seviyelere çıkmakta. (Melatonin kanserli hücreleri tedavi eder vs.) Fakat asıl olan Melatonin destekli bir DMT transının çok farklılıklar gösterdikleri kayıtlara geçmiş. Kısacası bununla bir bağlantısı olduğunu düşünüyorum.
40 Gün kendilerini mağraya inzivaya çekilmenin sebeplerinden biriside bu yöntem olabilir. Namazda sadece secde esnasında Pineal bez uyarılmakta ve bir MonoAminOksidaz İnhibitörü (MAOI) ile birlikte namaz kılındığı vakit 70-80 rekat sonrasında inanılmaz halüsinasyonlar (zaman kaybı, kişilik kaybı, mekan kaybı) yaşanmakta.
Aslında yapmış olduğum çalışmamın sonucunda bir takım verileri sizlerle paylaşmak istedim.
Dışarıdan yaklaşık 3mg kadar bir melatonin aldığım vakit bedenimize nefsin emirleri bir anda susmaya başlıyor ve fikir sunmuyor (egonun varlığına vakıf olmak ego-id-süperego)
Peki ya bu esnada bir MAOI inhibitörü ile birlikte DMT yi bedenimize aldığımız o vakit.
Melekut alemine geçilip o altından şehir görüldüğünde ve bizleri karşılamaya gelen enerjisel varlıklar ile temasa geçmek ne kadar sağlıklıdır ? izlenilmesi gereken yolu bir kamili mürşid bilmekte deniyordu yazılarınızda, gerçekten yolu bilmek gerekli. Anlattığım bu konu ile bu sürecin hızlandırılması mümkün olabilir mi ?
Bir Kamili Mürşid vasıtası ile uygun koşullarda DMT transına girerek o boyutta ilerlemeyi sağlamak mümkünmüdür ?
Merhabalar Burak bey. Gerek semavi dinler ve gerekse batıl dinler olsun hepsinin temeli İlahi dinlere dayanmaktadır. Ancak zaman içinde bozulmalara maruz kaldıklarından en son semavi din İslamdan başka hepsi bozulmuştur. O sebeple onlar ruhani ilerlemelerde bir yere kadar getirdikten sonra vuslata ulaştıramamıştır. Büyük sufi ve islam alimi İmamı Rabbaniye göre diğer dinler kevni keramette ortaktır ama ilmi keramette onların nasibi olmadıklarını beyan eder.
Kevni keramet, bir takım olağan üstü hallerin gösterilmesidir.
İlmi keramet ise, melekut alemine ait ilahi bilgilerdir ki bunda diğerlerine nasip olmadığı belirtilir. Bu bilgiler gönül gözü ile görülüp elde edilen bilgilerdir.
Merhaba . Söylediklerinizin hepsini hemen hemen araştırdım. İstikametimiz aynı. Ve ben şu sonuca vardım. Aslında dışarıdan hiç bir katkı maddesi almaya gerek yok . Yani şamanizim ve onun getirdiği hiç bir organik yada in organik madde veya maddelerin karışımına ihtiyacınız yok.
Allah c.c. Bu Melkut alemine geçiş sürecinde ( SEYRİ SÜLUK ) bize lazım olacak her bir şeyi , Vücudumuza entegre etmiş durumda. Lakin Bu maddeleri salgılayacak olan cihazları çalıştırmak oldukça meşakkatli bir durum . O yüzdende Şamanizm aslında bu olayın kolayına kaçmak oluyor.
Mürşitlere,Evliyalara ,Sıddıklara,Zakirlere Bakıldığında ömürlerinin neredeyse tamamnını tam manası ile ” AÇ ” ve ” GECE UYKUSUNDAN UZAK ” geçirmektedirler. Zira sizinde bildiğiniz ve bahsettiğiniz gibi bu salgılanması gereken , kapıları açan Hormonlar ancak geceleri salgılanmaktadırlar.
Bu bağlamda ;
1 : AÇLIK
2 : AZ UYKU
3 : AZ KONUŞMAK , ÇOK ZİKİR ( TEFEKKÜRLÜ ZİKİR )
4 : ÇOK TEFEKKÜR
5 : YALAN,GIYBET,BOŞ KONUŞMAK,MALAYANİ İŞLERDEN UZAK DURMAK
6 : NAFİLE İBADETLERİ ARTTIRMAK
7 : HER AN ALLAH C.C. NUN HUZURUNDA OLDUĞUNUN BİLİNCİNDE YAŞAMAK ( TAKVA )
Bu ve buna benzer maddelere ehemmiyet göstererek ,bu istikamet üzre yaşanması durumunda
ahir zamanda olmamız hasebi ile Normalde 7 ila 15 yılda alınan mesafelerin 1.5 yıl içinde alınabileceğini düşünüyorum .
Lakin bu 1.5 Yılın içinde muhakkak İSTİHARELER ile Kamil Mürşid edinilmelidir. Aksi takdirde eğer doğuştan Allah c.c. nun himmet ve bereketleri ile doğmadıysanız
( Onun tarafından bir mürşidi kamil nasib edilip Mürşid sizi kesin deliller ile bulmadı ise,yada başka ikramlara direkt olarak mashar olmadı iseniz ) Kuvvetle muhtemeldir ki Bu yolu tamamına erdiremezsiniz. Tarihte örnekleri çoktur. Allah c.c. size de Bana da, Cümle müslümanlarada Bir Kamil Mürşid nasib eylesin … AMİN
Merhaba. Bu yolda mürşidsiz yol almak elbette her kişinin kârı değildir. Ama sizin söz ettiğiniz riyazatlara nakşibendi yolunda gerek yoktur. O büyükler başkalarının en son ulaşacağı yere işin bidayetinde Allahın lutüf ve inayeti ile erdirirler. Zira bu kutlu yol cezbe yoludur buyurdu Şahı Nakşibendi hazretleri.
Bu yolda ilerlemenin çok kolay olması, ehli sünnet itikadında olmak, farz ve sünnetlere çok önem verip haram ve şüphelilerden kaçmak ve mürşid sohbeti veya nazarına mazhar olmakla mümkündür.