Uzayın Genişlemesi ve Kur’an’ın Mucizesi

UZAYIN GENİŞLEMESİUZAYIN GENİŞLEMESİ
Kur’an’ı inceledikten sonra din olarak İslam’ı seçen Fransa Bilimler Akademisi Dekanı Profesör Maurıce Bucaılle’in bilimsel tespitleri ışığında uzayın genişlemesi ve Kur’an:
“Uzayın genişlemesi, çağdaş bilim tarafından yapılan en muhteşem keşif hadisesidir. Galaksilerin tayfının kırmızıya doğru sistematik olarak hareket etmesi, galaksilerin(yıldızlar topluluğu) birbirinden sürekli uzaklaşması ile açıklanmaktadır. Uzayın alanı durmadan genişlemekte olup, gök cisimlerinin bu genişleme içindeki hareketleri, ışık hızının kesirinden, ışık hızını aşan tutara kadar uzanmaktadır. Uzayın genişlemesi şu ayetle açıklanmaktadır:
-“Ves-semâe beneynâhâ bi eydin ve innâ le mûsiûn
Mealen:
-“
 Biz göğü kudretimizle kurduk ve muhakkak onu genişletmekteyiz.” (zariyat/47)

Kur’an, her iki ayette de evrenin oluşumu hakkında esas gelişim sürecini bildirir.
-“ E velem yerallezîne keferû ennes semâvâti vel erda kânetâ ratkan fe fetaknâhümâ ve cealnâ minel mâi külle şey’in hayy. Efelâ yü’minûn” (Enbiya Suresi/30)
Mealen:
 “ İnkar edenler görmediler mi ki, göklerle yer bitişikken, Biz onları ayırdık ve her canlı şeyi sudan yarattık?” (Enbiya/30)
     Başlangıçta unsurları birbirine bitişik (ratk) olan, ilkin tek parça olan kitlenin (fatk) işlemi anılıyor. Belirtmemiz gerekirki, Arabaçada (fatk) kelimesi koparmak, (dessouder), ayırmak anlamlarına; (ratk )ise, kaynaştırmak , bitiştirmek anlamlarına gelir.”
    Bu ayetten çıkan anlam : 
Evrenin dev bir atomdan yaratıldığı ve başlangıçta gökler ve yerin bitişik olduğu ve daha sonra büyük bir patlama (bilimsel adı; big beng) ile göklerin yerlerden ayrıldığı ve bu keşfin; Kur’an’ı Allah kelamı olarak tanımayanlar tarafından yapılacağı anlaşılmaktadır. Bu ayette dikkatleri çeken işaretlerden birisi de;
“…o inkar edenler görmediler mi ki?” Kur’an ifadesidir.
Kur’an’ın bu ifadesi, uzayın genişleme keşfinin, gayri müslimler tarafından yapılacağı bildirilmektedir ki, gerçekten de bu keşif Amerikalı Uzay Bilimcileri tarafından yapılmıştır. İşte bu da Kur’an’ın bir başka mu’cizesidir.

Loading

601 - 1
DİKKAT: Hakaret, küfür, tehdit içeren mesajlarla ilgili gerekli yasal işlemler yapılır. Tüm gönderilerde IP adresleri ve gönderim tarihi sistem tarafından kaydedilmektedir. Soru veya mesaj göndermeden önce nezaket kurallarına dikkat ediniz.

Aşağıdaki formu doldururken isim kısmında takma ad veya rumuz kullanabilirsiniz. İnternet sitesi kısmını boş bırakınız. Gerekli alanlar * ile işaretlenmiştir. Eposta adresiniz yayımlanmaz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


“Uzayın Genişlemesi ve Kur’an’ın Mucizesi” üzerine 2 yorum.

  1. fatakne ayırmak değil bence çatlatmak. ben arabım bu kelimeyi çatlamak manasında kullanıyoruz. meal yanlış bence . azalne ayırdık olabilir

    1. Arap olabilirsin ama Arapça dilbilgisine malik değilsin.
      Çatlatmak= ( شق ) şekkâ’dır.
      Ayırmak= ( فصل ) fessale veya ( فرق ) ferraka’dır
      Kuranda geçen ( فتقنا ) fetaknâ kelimesi ise ( فتق ) feteka yarmak veya ayırmak anlamında olan mazi fiili üçüncü şahıs (yardı) fiilidir. nâ eki biz demektir. Yani biz ayırdık manasına gelir.
      Aslında ayırmak veya çatlatmak birbirlerine yakın manalar taşır. Sizin şu anda konuştuğunuz Arapça ile 1400 yıl önce konuşulan Arapça büyük farklılıklar göstermektedir. Türkiye Türklerinin Kırgız ve kazak Türklerini zor anlamaları gibi siz de Kuran’ı şu anda konuştuğunuz Arapça gibi anlayamazsınız eğer Kureyş lehçesi Arapçayı yeterince bilmiyorsanız..
      اولم ير الذين كفروا ان السماوات والارض كانتا رتقاً فتقناهما
      Enbiya/30 Mealen:
      “Görmedi mi o inkar edenler ki gökler ve yer (kânetâ ratkan) bitişikken, (fefeteknâhümâ) Biz o ikisini birbirinden ayırdık.”

Bir yanıt yazın